Şekilli LED Ekranlar mimarî tasarımı dönüştürdü; binaları işlevsellik ile sanatsal ifadenin birleştiği dinamik, canlı tuvaller haline getirdi. Bu özel ekranlar, eğriler, açılar ve düzensiz formlar şeklinde üretilerek, bir binanın eşsiz hatlarına sorunsuzca uyum sağlar — bir gökdelende cepheyi sarmakta, bir müzenin kubbesinin yayını izlemekte ya da modern bir ofis komplekssinin geometrik çizgilerini vurgulamaktadır. Geleneksel düz panellerin aksine, bu yapılar binanın orijinal tasarımına saygı duyar ve mimari kimliğini öne çıkarır, yok saymaz. Örneğin tarihi bir tiyatro, provalar sırasında zarif desenler göstermek ya da sahne performansları için canlı arka planlar yansıtmak amacıyla dijital esneklik katmak amacıyla sahne üst yapısının hafifçe eğri LED ekran ile yeniden tasarlanabilir.
Ticari mimaride, şekillendirilmiş LED ekranlar hem estetik hem de pratik amaçları yerine getirir. Geniş bir cam atriumu olan bir alışveriş merkezinde tavanlardan sarkan dalga şeklindeki LED ekran, ziyaretçilerin gözlerini yukarı çekerek promosyon içeriklerin ya da sanat eserlerinin görüntülendiği alanda hareket hissi yaratır. İş merkezleri ise lobilerde keskin kenarlı LED paneller kullanarak bina tasarımının minimalist yapısına uyum sağlarken dinamik bilgi grafikleriyle şirket değerlerini sergiler. Bu ekranlar dışarıda kullanıldığında da elementlere karşı dayanıklı şekilde üretilmiştir; hava geçirmez kılıfları ve UV dirençli malzemeleri sayesinde uzun yıllar güneş, yağmur ve rüzgar gibi etkilerden renk bütünlüğünü korur.
Mimari şekilli LED ekranları gerçekten ayıran şey, günün farklı saatlerinde mekanları dönüştürme yetenekleridir. Güneşli saatlerde düşük parlama yüzeyleriyle bina cephesine harmanlanarak ince tasarım öğeleri gibi davranırlar. Gece bastığında ise canlı renkler ve desenlerle yapıyı aydınlatarak binayı bir yer işareti haline getirirler. Silindirik bir kuleye sahip bir otel, dış kısmını saran spiral şeklindeki LED ekranla konukların karanlıkta ulaştığı yerin kültürüyle ilgili hikayeleri ışıkla anlatabilir. Bu ekranlar teknolojiyi mimarile birleştirerek yalnızca dikkat çeken değil, aynı zamanda çevresiyle bağlantı kuran ve kentsel manzaraların temel unsurları haline gelen binalar yaratır.